Güç tutkusu karşısında fazilet
Başbakan Erdoğan, partisinin güçlü olduğu, transferlere ihtiyaç duymadığı sırada şöyle diyordu:
"Bir insan bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa ondan sonra o parti ile birlikte hareket eder. Ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz. Eğer dürüstse o zaman parlamentodan ayrılır, milletvekilliğinden ayrılır.'' (17 Aralık 2013)
Şimdi kendisi partisine muhalefetten belediye başkanlarını ve milletvekillerini transfer ediyor.
Bu, ilkeli bir tavır sayılamaz. Güç tutkusunun bir örneğidir.
Erdoğan partisinin hâlâ güçlü olduğunu göstermek ve Meclis’te mümkün olduğunca sandalye kazanmak için bunu yapıyor. Tekrar aday olabilmesi, 2027 sonlarında 360 milletvekilinin oylarıyla erken seçim kararı almasına bağlı çünkü.
Yıllarca parlamenter sistemi savunan, CB sisteminin yargı bağımsızlığını ortadan kaldırdığını yazan, söyleyen isimlerin birdenbire AK Parti’ye katılmaları da siyasi güç arayışından başka ne olabilir?
En az on yıldan beri AK Parti’yi otoriter olmakla eleştirmiş olan Prof. Serap Yazıcı Özbudun, önce CHP’ye girmek istemesi, CHP kabul etmeyince, “gördüğü lüzum”dan başka bir gerekçe göstermeden iktidara katılması nasıl izah edilebilir? Fikren anlaştığı yerde değil de, gücün olduğu yerde siyaset yapmak, daha güçlü olmak tutkusu.
GÜÇ KARŞISINDA
Siyaset elbette bir güç mücadelesidir. Hele Türkiye gibi hukukun ve kurumlaşmanın zayıf olduğu toplumlarda iktidar demek çok geniş bir alanda güç sahibi olmak demektir. Bu yüzden de siyasi hırslar, iştahlar çok kabarıktır bizde.
Ama ne olursa olsun, siyasete bir takım davranış prensipleri, etik kurallar ve temel fikirler olmalı değil mi?
Bizde ise siyasi hamaset ve husumet fikir sanılıyor, liderin emir eri olmak da davaya hizmet!
Toplumsal hafızamızdı maalesef yer etmese de çok şükür ki güç karşısında eğilmeyen fazilet örnekleri de az değildir.
1877 yılında Abdülhamid’in isteğine itaat etmeyerek Namık Kemal’i beraat ettiren hakim Suphi Paşa böyle bir örnektir.
1930 Belediye seçimleri, bütün Türkiye’de Gazi’nin partici kazanmış, kazandırılmış fakat Sadece Samsun’da muhalif Serbest Fırka’nın adayı Boşnakzade Ahmet Bey Belediye Başkanı seçilmiştir. Sinirlenen Gazi, Samsun’a gelir ve Ahmet Bey’den istifa etmesini ister. Ahmet Bey’in cevabı, özetle:
“Bu seçim halkın bana güven oyudur. İstifa halka saygısızlık olur. İsterseniz siz Danıştay’da seçimleri iptal ettirirsiniz.”
Gazi “haklısın” dedi, seçimler Danıştay’ca iptal edildi.
Ak Parti’de hiçbir Belediye Başkanı “metal yorgunluğu” karşısında böyle davranamadı.
1925, liberal Fethi Bey başbakandır. Şeyh Sait isyanı çıkar. Fethi Bey normal olarak isyan bölgesinde sıkıyönetim ilan eder. Bunu yetersiz gören Gazi, bütün Türkiye’yi kapsayan Takrir-i Sükun Kanunu’nu istemektedir. Fethi Bey’in cevabı:
“Olağanüstü tedbirlere lüzum görmüyorum. Müsaadenizle, istifa edeyim.”
Bırakın ikbal peşinde koşmayı, prensibi uğruna Başbakanlığı bırakan Fethi Okyar!
DOĞRUYU SAVUNMAK
Demokrat Parti döneminde Sıtkı Yırcalı, Rıfkı Salim Burçak ve arkadaşları… Kendileri Menderes hükümetine karşı “90 imzalı önerge” hazırladılar. Celal Bayar’ın baskısıyla Menderes’in getirdiği “Tahkikat Komisyonu”na karşı çıkıyorlardı.
Bayar ve Menderes’in ısrarlı taleplerine boyun eğmeyen Sıtkı Yırcalı, gitti Anayasa Komisyonu’nda kendi iktidarının önergesine karşı konuştu. Onu CHP’liler alkışladı!
Anayasa Profesörü Ali Fuat Başgil de Tahkikat Komisyonu’nun “anayasaya aykırı” (ihlal değil, aykırı) olduğunu söyleyecek, Menderes’in istifasını ve hemen seçimlere gidilmesini isteyecek fakat bu sağduyulu girişimi Celal Bayar engelleyecekti.
Küçücük bir azınlık halinde kalan Yırcalı ve arkadaşlarıyla, tek başına “sultana karşı hakikati söyleyen” Başgil’in doğruyu temsil ettiği besbellidir.
Onun içindir ki siyasette sadece disipline değil, aynı zamanda “fikri hür, vicdanı hür” insanlara ihtiyaç vardır. Evet siyaset bir güç kavgasıdır fakat prensipleri güç tutkusundan üstün tutan insanlara da şiddetle ihtiyaç vardır, siyasetin kör döğüşüne dönmesini önlemek için.
Bakalım, ömrü boyunca parlamenter sistemi, kuvvetler ayrılığını, yargı bağımsızlığını savunmuş olanlar Ak Parti çatısı altında nasıl davranacaklar?















Tüm dünyada Prompter okuyarak siyaset yapan politikacılar bir birinin zıttı açıklamalar yaparlar. Çünkü, bir sürü metin yazarı vardır. Her biri farklı telden çalarlar. Bizde böyle bir durum varmı bilmiyorum. Yan gözle bir o tarafa bir bu tarafa bakarak konuşanlardan çok şüpheleniyorum.
Yanıtla (0) (0)Taha beyi alkışlıyorum..
Yanıtla (0) (0)Kuzu kuzu meee diyerek çobanın arkasında dolanacaklar...
Yanıtla (1) (0)Bir partiden mv. veya belediye başkanı seçilmiş bir kişinin seçildiği partisinin tüzüğünde her hangi bir değişiklik yapılmadığı sürece, seçildiği partiden istifa ederek başka partiye geçiş yapması kanun yoluyla yasaklanmalıdır.
Yanıtla (0) (0)Düşüncelerinin 180 derecesi bir dönüşle parti değiştiren kişiler Allah muhafaza yarın birgün savaş çıksa menfaatleri uğruna vatanlarını satmayacakları ne malum?
Yanıtla (48) (2)Padişahların ülkesini sattığı bir milletin evlatlarından ne beklersiniz.
Yanıtla (27) (8)Yıldırım Bayezid ülkesini mi satmış?
Yanıtla (8) (11)Ülkesini satanlar "Türk devleti bize işkence yapıyor..Can güvenliğimiz yok. Turkiye'de yaşanılmaz "..vs diyerek Avrupa ülkelerine kacip sığınma talebinde bulunan PKK, DHKP-C, FETÖ, HINCAK TAŞNAK militanı ve sempazitani Kandil devrimcisi, mezhepci-ateist solaklardir..
Yanıtla (8) (16)@MC Seni gidi yaramaz seni..Gezi provokasyonlarinda "Zülüm 1453'te başladı" diyerek gercek niyetinizi dile getirmiştiniz.. Fatih'i, Yavuz'u.. vs tabiki sevmezsiniz..Kuyruk acınız var...
Yanıtla (7) (8)Fazla önyargılı, sevimsiz ve haksız bir yorum yapmışsınız sayın MC
Yanıtla (0) (0)Serap Hanım nasıl insan içine çıkacak aceba
Yanıtla (1) (0)Tarihi bağlamı içine oturutmadığınız zaman, ABD'den ithal sığ tarih anlayışı tarihi çarpıtıyor. Fethi Bey'in başbakanlıktan istifası, Şeyh Sait isyanının hemen ertesi günü ilkesel bir anlaşmazlık yüzünden ortaya çıkmadı. Falih Rıfkı'nın "Çankaya"da anlattığı üzere (yayın yılı yok, Pozitif Yayınları, s.533-534) isyanın büyümesi karşısında Fethi Bey'in ivedilik duygusundan yoksun tavrı yüzünden çıktı.
Yanıtla (1) (1)Devam - Falih Rıfkı, Fethi Bey ile olan hukuku yüzünden kitapta Atatürk'ün Fethi Bey ve İsmet Paşa'yı kıyaslarken "İşte farklar!" dediğini yazar. Atatürk'ün Fethi Bey'in duyarsızlığına olan tepkisini olduğundan hafif gösterir. Aslında Atatürk o ikisi için "İşte mesul makamda oturan gayrı mesul biriyle, gayrı mesul birinin mesuliyet hissi arasındaki fark!" demiştir. Nereden biliyorsun, diye sormayın, Kemal Tahir romanı okuduğunuzu farzedin.
Yanıtla (1) (1)Nerdeee böyle insanlar, ṣimdikiler lider ne derse evet efendim sepet efendim diyerek keselerini doldurdular..
Yanıtla (12) (0)Bu kadim millet, kiṣliksiz,karektersiz, liyakatsiz bu guruhu hak etmiyor. 78 insan yanarak ölüyor ,yaprak dahi kimildamiyor .durum bu...
Günümüzde egemen olan anlayış sağ ve de sığ siyaset anlayışıdır...Ne söyledikleri değil,ne elde edebildikleri önemlidir....
Yanıtla (2) (0)Taha Bey,
Yanıtla (2) (0)İnsan ve toplumda fazilet ya da tefessühü sıradan insanların değil, alimlerin(aydınlar), yönetici/siyasetçi, tüccarların( burjuva)
tercihleri ve kararları belirler.
26 Şubat 1992 tarihinde; Hocali'de Rus destekli Ermeni katillerin ve çetelerin vahşice katlettikleri sivil Azeri Türkü kardeşlerimize ve bütün Türk-İslam şehitlerine; isimsiz kahramanlarımıza; Cenab-i Allah gani gani rahmet eylesin inşallah..
Yanıtla (8) (6)Kendileri on parti değiştirmiş birtakım kimselerin yönlendirmesiyle birtakım ucuz tezviratlara kimse aldanmasın. Tek derdi milletine hizmet etmek olan genç ve birikimli bir kıymetin sağ bir partiden yine sağ bir partiye gitmesinde ne gibi bir beis var? Sağda solda kurt gibi uluyup sonra sol partilere payanda olanlara baksınlar!
Yanıtla (2) (10)Milletvekillerinin parti değiştirmeleri üzerine verdiğiniz ilkeli örnekler güzel. Ama bu yazıyı geçen hafta CHP transferleri sırasında yapsaydınız bu da bir ilkesel örnek olurdu. Ayrıca Serap hocanını önce CHP'ye geçmek istemesi ama Özel'in bunu kabul etmemesi bana pek inandırıcı gelmedi.
Yanıtla (6) (43)CHP’nin transferlerle üçüncü dönem cumhurbaşkanlığı için gerekli çoğunluğu kazanmak gibi bir amacı yok, olamaz. Amacı ancak 23 sene AKP iktidarından sonra iktidara gelmek. Ayrıca, CHP sağ partilere kırk milletvekilliği hediye etmiş bir parti. İyidir, kötüdür tartışılır da bu sürekli “o da şunu yapmıştı, onu neden söylemedin; 35 sene önce de bu vardı; 98 sene önce de şu…” - bu bitmez tükenmez “biz güzel, siz çirkin” gevezeliğinin ülkede kimseye, üstünlük taslayanlara da yararı yok!
Yanıtla (26) (1)Yatıp kalkıp Chp.li Kemal beye dua etsinler Sayesinde vekil olanlar
Yanıtla (22) (3)Hele Cemal Enginyurt gibi berbat bir örnek varken,ayrıca Serap hanım CHP deseydi havada kaparlardı.
Yanıtla (4) (39)Akparti tamamen merkez sağa oynuyor Taha bey gibi birikimli tecrübeli ve donanımlı bir yazar bunu bilmezmi tabiki bilir,ama bu mecrada yazmanın olmazsa olmazları var,Karar gazetesi az satan aklı selim insanların aldığı bir yayın organı ama iş dijital ortama gelince Sözcü, Birgün,Cumhuriyet gazetesi alanlar devreye giriyor bonus olarakta fetö.
Serap hanım AKP´de ancak emir kulu olur. Cemal Enginyurt, begenilmese de bildigimiz Cemal Enginyurt gibi yoluna devam eder. Taraf oldugunuz için objektiv bakamıyorsunuz. Eski AKP´liler ve partileri, Kemal Kılıçdaroğlu´nun ve bu saydıgınız medya´nın destegi ile vekillik alabildi. Ancak öyle siyaset sahnesinde varlik gösterebildi. Bugün var gibi görünen merkez sağ önümüzdeki seçimden sonra olmayacak.
Yanıtla (9) (0)"Bir insan bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa ondan sonra o parti ile birlikte hareket eder. Ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz. Eğer dürüstse o zaman parlamentodan ayrılır, milletvekilliğinden ayrılır.'' (17 Aralık 2013) Bu ifade her şeyi açıklıyor. Dün dündür diyemezsin
Yanıtla (7) (0)Yazıcı, CHP listelerinden seçildi Özgür Bey, hatırlamıyor musunuz?
Yanıtla (1) (3)Keşke Serap Hanım'a "hayır" deyip kestirip atmasaydınız. Hiç olmazsa, CHP'lilerin oyuyla seçtirdiğiniz bir vekili AK Parti'ye kongre armağanı olarak vermemiş olurdunuz.
Simdi de transfer olan o meşhur vekil ile CHP .arasında bir tartışma başladı; O.Özel vekilin önce kendilerine geldiğini ancak kabul etmediklerini söylerken vekil , ' Hayır onlar beni istedi , ben gitmedim ' diyor !
Yanıtla (4) (5)Hadi bakalım, çık işin içinden!
Hoş CHP. 'nin kabul etmemesi için de aslında bir neden yok ?
Yazıcı, CHP listelerinden seçildi Özgür Bey, hatırlamıyor musunuz? Keşke Serap Hanım'a "hayır" deyip kestirip atmasaydınız. Hiç olmazsa, CHP'lilerin oyuyla seçtirdiğiniz bir vekili AK Parti'ye kongre armağanı olarak vermemiş olurdunuz.
Yanıtla (0) (3)belliki,,,, dış politika ve ekonomideki yenilginin intikamı içerde aranacak,,,, suçlu...! bulunup; ordumuzla onun üstüne gidileceh eh eh eh,,,h
Yanıtla (0) (0)Sayın AKYOL,inanç-mezhep üzerine politika yaparak toplumu ayrıştıran bir zihniyete hiçbir zaman inanmadım.Fiilen iktidar olabilirler.Benim için yok hükmündedir.
Yanıtla (1) (0)Cumhuriyet tarihinin en iyi siyaset ustası hemşehrim Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yeni dünya düzeninde ilk 4 de yer alan bir siyasi şahsiyettir. Ülkemiz için vazgeçilmezdir. Kıskançlık çekememezlik ve şahsi hesaplarınızı bir kenara bırakıp, dünyanın içinden geçtiği bu kaos döneminde birlik ve beraberliğimizi muhafaza edelim ve Güçlü lider etrafında toplanalım
Yanıtla (1) (5)Para ile herkes satını alınır. Para ile satın alınamayanlar daha çok para ile alınır.
Yanıtla (0) (1)"Küçücük bir azınlık halinde kalan Yırcalı ve arkadaşlarıyla, tek başına “sultana karşı hakikati söyleyen” Başgil’in doğruyu temsil ettiği besbellidir." Bu cümlede yazılanın aksine bir yanlışlık var. Sultana karşı hakikati söyleyen (Başgil değil,) ” Suphi Paşa’nın doğruyu temsil ettiği besbellidir" olmalıdır
Yanıtla (1) (0)Ben de bunu merak ediyorum. Acaba Erdoğan yeniden kuruluş ayarlarına dönmek mi istiyor da Serap Hanıma ihtiyaç duydu?
Yanıtla (0) (7)Serap yazıcı özbudun akp tarafından vitrininde göstermelik olarak kullanılacak serap hanim gerçekten akp'yi parlamenter sisteme, yargı bağımsızlığına, kuvvetler ayrılığı çizgisine getirebileceğini mi düşünüyor
Yanıtla (6) (0)Evet, serap,mesut, osman,kürşat hep kuruluş ayarlarına dönmek için ihtiyaç duyulan değerlerdi...
Yanıtla (2) (0)Sayın yazar, demek ki Gazi de istemediği her şeye müdahale ediyormuş. Halk istese bile bir değeri yokmuş.
Yanıtla (2) (3)Tek adammış.
Neden Atatürk demiyorsunuz da Gazi diyorsunuz anlam veremedim.
Genel başkanı varken; CHP'nin doğal genel başkani gibi davraniyor..Mansur Yavaş'in oylari ülke genelinde çok daha fazla olmasina ragmen CHP'nin sonsuza dek doğal Cumhurbaşkanı adayı gibi davranıp kendisinin adayligini dayatıyor.. Hatta CHP içerisindeki kendisinden sonraki olasi Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adaylarına bile "Pışşıık" yapıyor..On parmağında on marifet. Adeta süper siyasetçi..Süper insan..Işte "Güç tutkusu"
Yanıtla (0) (6)1-Kim bir cana kıymamış veya yeryüzünde fesat çıkarmamış birisini öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibidir.” (Mâide Sûresi: 5:32.) âyetin mânâ-ı işarîsiyle, bir mâsumun hakkı, bütün halk için dahi iptal edilmez. Bir fert dahi, umumun selâmeti için feda edilmez. Cenâb-ı Hakkın nazar-ı merhametinde hak haktır, küçüğüne büyüğüne bakılmaz. Küçük, büyük için iptal edilmez.
Yanıtla (1) (0)1995 yılında Kardak krizi çıktı.
Yanıtla (4) (13)Kardak adasının Anadolu'ya en yakın yeri 6 km idi
Lozan'a göre açık bir şekilde Yunanistan'a aitti.
Lozan da Anadolu'ya 3 mil (5556 metre) mesafe dışında kalan tüm ada ve kayalıklar Yunanistan ve İtalya'ya Bırakılmıştı.
Hiç bir yazar çizer
Bu kayalıklar Yunanistan'a aittir. Seçimler için kullanıyorsunuz diyemedi.
Bizde otomatikman devletin yanında hizalanılır.
Bu sorunlara yol açar.
Uluslararası antlasmalara göre Panama Grönland ve kanadayi toprağıma katacagim diyemez ABD..Gazze'de jenosid yapamaz.topraklarindan surecegim diyemez.israil geçmişte ve şu an yaptıklarını yapamaz.dunya onu bu yüzden mahkum etti .Vietnam'da ABD insanlık suçu işledi..ve birçok örnek daha..adaları tartışan yok .ABD İsrail'i savunan haklı çıkaran destekleyen şeref yoksunu mandacı satılıklar ABD İsrail'e tek laf neden etmez.
Yanıtla (2) (5)ABDyi İsrail'i nasıl savunuyorlar neden şeref yoksunu oluyorlar Estel
Yanıtla (5) (4)Kim bu savunan?
Burada mı yazıyor.
Açıklarsan bizde öğrenelim.
ABD üssü haline gelmiş ülkelerde yaşayıp "Uncle Sam" in büyük silindir şapkasında saklanan bazı sanal varlıklar olabilirler.Bilen bilir aslında şapkanın altında ve yerleştirildiği masada gizli kapaklar vardır. Sihirbaz elini sokup masanın altında saklananı kulaklarından kavrar ve çıkararak seyircilere gösterir. Alkışlar, alkışlar. Marifet şapkadan çıkanda değil onu çıkartandadır.
Yanıtla (0) (0)Hangi "Lausanne" sakın göl kenarındaki "Ouchy" olmasın ? farkı bildiğinden yada umursadığından emin değilim.!
Yanıtla (1) (0)Toplumu değil kendilerini merkeze koyanlardan başka ne beklenir ki! Fakat tarih en büyük şahittir. Bunları yazdığınız gibi gelecekte de başkaları yazacak. Kimsenin silmeye gücü yetmeyecek. Sadece örtebilirler fakat yok edemezler kalemin gücünü...
Yanıtla (0) (0)Şimdi abi, misal okulda bi arkadaşın var arkadaşlarına ihanet edercesine, başka bir gruba arkadaşını satıyor, sattığı öbür grubun önderi durumundaki kişi, şöyle düşünür ulenn bu tam dönek bugün can ciğer arkadaşlarını sattı, yarın da bizi satar, biz bunu kullanalım işimize geldiği kadarda, sonra atarız başımızdan, her insan böyle düşünür, kimse arkadaşlarını satanlara haa bu bize de yapmaz diye düşünmez, o kişi artık makbul bi kişi değildir, hayatta,
Yanıtla (1) (0)Sayın Akyol,
Yanıtla (1) (0)Bu yazıda olduğu gibi tespit ve değerlendirmelerinizle kamu vicanının sesıi oluyorsunuz. Kutlarim.
AKP karşıtlığı yaparak CHP listesinden seçilip sonra, CHP'ye geçmek isteyen ve "red" cevabı aldiktan sonra, anti demikrat ve otokrat olarak nitelediği Erdoğan'ın kapıs çalan Serap Yazıcı kendini, kariyerini, siyaseti ve siyasetcileri küçük düşürmüştür. Bugünden sonra Serap Yazıcı AKP'ye, hukuk dünyasına, siyasetçilere yüktür. Çok yazık!
Cemal Enginyurt'u CHP'ye alıp, Anayasa Profösörü Serap Yazıcı'yı mı almamış Özgür Özel. Bunun doğru olmadığını düşü nüyorum. Doğruysa da tam CHP'ye yakışır bir basiretsizlik.
Yanıtla (6) (22)Almama gerekçesini okumadınız galiba. Küçük sağ partilerin meclisteki grubu devam edebilsin diye kendi milletvekilini oraya göndermiş bir CHP varken sizin ayrılıp gelmeniz doğru olmaz demiş. Cemal Enginyurt ise o grupta değildi zaten. Bu arada onların hepsi zaten CHP listelerinden ve %95 CHP li seçmen tarafından seçildi.
Yanıtla (0) (0)Sayın Akyol, geçen haftada CHP ye katılımlar olmuştu, neden o zaman bir yazı kaleme almadınız?
Yanıtla (0) (1)Tutarlılık her zaman herkese lazım sadece Erdoğan'a değil.
Söz konusu kişinin günlük eyyamcı, çıkarcı ihtiyaçları sürekli değiştiği için 'omurgalı, ilkeli' duruş onun için hiçbr şey ifade etmiyor, günübirlik ortaya laf atıyor geçiyor.. Birbiriyle çelişen onlarca ifadesi var.
Yanıtla (0) (0)Güç tutkusu basireti bağlar, gözleri kör eder. Böyle olmaktan korusun inşallah...
AKP çatısı altindakilerin nasıl davrandığı çok açık. Hatta şimdiden bütün rekorları kırdılar. Hukukun üstünlüğü endeksinde son sıralarda, sefalet endeksinde ise Afrika ile yarışıyor.
Yanıtla (0) (0)Dünya kötülüklerden yıkılmaz, dünyayı mahveden şey alimlerin riyakarliğidir... Koca Ragıp Paşa
Yanıtla (18) (1)Sayın T.Akyol ! Siyasete ve politkacıalra güven endeksi sanrım yerlerde sürünüyordur ! Özellikle son 4-5 sene içinde önceki söylemelerinin tam aksine kareket etmeyen bir genel başkan veya parlementer görebilmek neredeyse hiç mümkün değil ! Hem sonra neden grğlsün ki ?.. Bu konuda bir cezai müeyyide flan yok ! Yani, kim, neden sözünden dönmesin ? Pekala, herkes gemisini yürüteye bakıyor ! Omurga ve omurgallılık kelimeleri sadece lugatlarda hapsomuş kelimeler cümlesine katılmış durumda !
Yanıtla (3) (1)'her şey dava için, insan bir kere ölür' diyen partinin başkanını, ayağa fırlayarak, elleri patlayıncaya kadar alkışlıyorlar. biri çıkıp, ölünce davaya ne faydamız olacak demiyor, diyemiyor. akıl iptal olunca böyle oluyor. saflık işte.
Yanıtla (4) (0)Sayın Akyol’un verdiği örnekler gene kendisinin yazdığı “Onlar da Kahramandı” adlı kitabından alıntılardır. Reklam olmasın diye belirtmemiş. Nefis bir kitaptır. Tavsiye ederim.
Yanıtla (8) (2)Bahadır Erdem, Ümit Özlale, Bilal Bilici. İYİ Parti'den CHP'ye geçen son 3 isim. Bu milletvekillerinin transferi sırasında da keşke böyle "tarihten ilke ve ilkesizlik' örnekleri içeren bir yazı yazsaydınız.
Yanıtla (1) (1)Bir dokun bin âh işit!
Yanıtla (6) (1)Ahlâk, sorumluluk, hesap verme, utanma bahsinde yine sınıfta kaldık!
Memleketin akıllısıdır, bizi iyi yönetir diye seçilen siyasi parti liderleri, milletvekilleri böyle yaparsa ortalama vatandaş ne yapsın?
İlkesizliğin, karakter zayıflığının, kurnazlığın, fırsatçılığın ödüllendirildiği hangi ülke iflah olmuş, kalkınmış veya gelişmiştir?
Siyasi partiler, bu partilerin lider ve milletvekilleri destekleyenler için “rol model”dir!
Yanıtla (1) (0)Maşallah, bizim bazı partilerimiz, lider ve milletvekillerimiz bir uçtan diğer uca savrularak, dün dediğini bugün inkar ederek kötü örnek olmak için sanki yarışıyorlar…
Bu nasıl bir sorumsuzluktur?
Cehaleti çoğaltan, yalanın, yanlışın reklamını yapan siyaset anlayışı memleketi nasıl yönetecektir?
Anayasa profesörü imiş.
Yanıtla (31) (3)Ünvanına bakınca okumuş yazmış biri zannedersiniz.
Değilmiş.
Anayasayı hiçe Sayan birisi kolunu havaya kaldırmış.
Yüzünde hiç utanma belirtisi yok.
Anayasayı çiğneyenlerle yan yana bir anayasa profesörü.
İbretlik bir manzara.
Bu vekil tranferleri gerçekten ahlaksızca bir tutum.Adam Prof. olmuş ama ahlaki olgunluğa erişememiş sen a seçmenin oyuyla yemiyle meclise gir git b partisinin hollluğuna yumurtla bu yumurtayıda hiç emek sarfetmeyen masraf etmeyen b partisi yesin.Bu ne kadar ahlaki.Vekil seçildikten sonra parti değiştirmeyecek vekillikten istifa edecek.Madem seçildiğin parti kötüydü neden oradan aday oldun seçildikten sonra şimdiye kadar neden durdun.Seçmenini neden kandırdın.Bunun adına hilakarlık denir.
Yanıtla (11) (2)Net/berrak değerlendirmeye saygılarımızla.
Yanıtla (2) (0)2019 yılında puanı 39, 2020 yılında 40, 2021'de 38, 2022 yılında 36 ve 2024'te 34. Bunlar asrın liderinin dünya yolsuzluk algı endeksinde aldığı puanlar. Gözünün sonunculukta olduğu malum, şimdilik 180 ülke arasında 107. sırada. Birinci Danimarka'nın puanı 90. Dünya ortalaması 43. YENİ TÜRKİYE böyle bir yer işte.
Yanıtla (6) (2)Değerli yazar,verdiğiniz örnekler doğrultusunda bu ülkeye bir Atatürk geldi birde Tayyip Erdoğan diyenler bu paralelliğimi kastediyor acaba diye düşünmeden edemedim.
Yanıtla (2) (3)Bu arada "Ama hangi Atatürk"kitabınız çok değerli bir çalışmaydı.
Partilerde olmayan demokrasi ülkede naail olsun. Al maaşı salla başı.indir kaldır barnak. Ağam ne diyorsa o ben bilmem eşim bilir pardon şeyhim şihim başkanım reisim önderimiz efendimisss bilir. Şak şak şak az kaldı kuzeykoreye donecegiz
Yanıtla (3) (0)Sayın yazar, ilkeli davranan siyasilerle şimdikiler arasındaki farkı örneklerle anlamışsınız ama şimdikiler zaten genel başkanı israret etmesiyle seçiliyor. Yani zaten halkın değil efendisinin vekili idiler. Partiler yasası değişip gerçekten halkın seçtikleri meclise giderse o zaman ilke ekleyebilirsiniz. Mevcutlar içinde ilke beklemek elbette gerekli fakat fazlaca naif bir beklenti. İlkeli olanlar zaten bir dönem seçilip hanyayi konyayi anlayıp çöpe atılıyorlar.
Yanıtla (3) (0)Şahane yorum elinize sağlık değerli meslektaşım doğruları dile getirmiş siniz
Yanıtla (0) (0)sizde basiret yok zamanında söyleseydiniz
Yanıtla (0) (0)Çürümüş bir şeyler var Danimarka krallığında tuz kokmuş ahlaksızlık liyakat hak getire yolsuzluk tavan yapmış adaletin esamesi yok.
Yanıtla (0) (0)Enaniyet kibir makam koltuk hırsı zirve.
Ey insan sen ölmeyecekmisin yoksa hesap gününe inanmıyormusun.peygamberlere verilmeyen garantiyi sana kim verdi.ikra kitabek dendiğinde kitabından neyi okuyacaksın yaptığın zulümlerimi yoksa hayırlarınımı ölmediysen vaktin var demektir.
Meydanlarda ekranlarda orada burada şurada,
Yanıtla (0) (0)Onca laf, onca eleştiri, onca muhalefet, onca kötüleme onca tukaka ile siyaset ve propaganda yapmak ve bu söylemlere binaen inanarak verilmiş oylar ile seçilmek,
Veee, oyun sahiplerinin değil sadece kendilerinin bildiği lüzum ! üzerine falan filan...
Bu transfer resmi ve kanuni olarak suç değil ayıp-günah hiç değilse !
E o zaman hayırlı olsun !
Tek parti devrinden bugüne değişen ne..düzen o zamandan nasıl kurulduysa öyle devam ediyor her alanda..bu bir.chp ye katılan mv için neden bu gazetede yazarlar yorum yapmıyor.o mv ne kendi partilileri kendi partileri için oy verdi .CHP de nasıl deme oylari karşılığında birşeyler verdiyse onlara da listelerinde yer verdi kendi çıkarı için.chp listelerindeki bldy meclis üyeleri demli idiyse bunlar da farklı partilerden..başkanlık seçiminde oylarını alamayacak CHP ne demin ne diğerlerinin..
Yanıtla (4) (28)Ne değişti? sorusu, neyin değişmemesi gerektiğini önümüze getiriyor. Başkan Erdoğan, 2027’deki olması beklenen seçimlere hazırlığa, demografiyi çeşitlendirerek başladı. Özellikle de İYİ Parti’den gelen yeni kurmayları bu yönde okumalıyız. Yansımalarını, etkilerini, bünyede kabul görüp görmeyeceğini tecrübe edeceğiz. Lakin bu kabul ediş ve gelişlerin siyasi ikbalden öte bir anlamı, amacı olduğunu düşünüyorum.
Yanıtla (2) (20)Sayın Yorumcu,
Yanıtla (11) (3)Allah aşkına ne yazdın,
ne anlatmak istedin,
biz bu yorumundan ne anlayalım.
NET kendi kendine yazıyor. Anlamaman normal. Özetle CHP tüm kötülüklerin anasıdır diyor
Yanıtla (15) (3)Her ne olursa olsun, bir şeyin iyi, doğru, güzel olabilmesi iktidara yarayıp yaramamasına göre değişir; yarıyorsa iyi, doğru, güzeldir; yaramıyorsa değildir.
Yanıtla (3) (1)parti değiştirmesi özellikle parlamenter sistemde önemli ve etkili. Bunun sebebi parlamenter sistemde hükûmetin parlamentodan çıkması ve görevde kalmasının güvenoyuna dayanması. Dolayısıyla, parlamenter sistemde iktidarın oluşumu ve görevden uzaklaştırılması sürecinde milletvekilinin doğrudan bir rolü ve payı vardır. Başkanlık sisteminde ise başkanın göreve gelişinde veya görevden gitmesinde milletvekilinin bir payı ve etkisi yoktur. Milletvekili daha ziyade TBMM çalışmaları açısından önem taşır
Yanıtla (2) (6)Komik bir yorum olmuş. RTE sisteminde bırakın milletvekilini tüm meclisin tek işlevi var. O da gerekirse yeniden aday olmasını sağlamak. Bakalım becerebilecek mi. İnşAllah beceremez.
Yanıtla (9) (0)Parti değiştirenler kendi fikirlerini burakıp gittiği yere teslim olmak zorundalar hep Bi mahçup, içinde fırtınalar. Hep maske takacak aslında ben değişmedim falan Allah onlara kolaylık versin
Yanıtla (3) (0)Sayın Akyol çok teşekkürler. İyi ki varsınız!
Yanıtla (2) (0)Serbest fırkayı hem kurdurdu diye anlatılır.hemde nasıl oradan seçilen belediye başkanının seçilmesini istemedi ve istifasını istedi anlamadım
Yanıtla (2) (0)Mübarek demiş meclis değil sanki Anadolu'da bir yerde kurban pazarı. Parti badkanlarida başta akp al satıcı.kaca gelirsin 3-5 e, olmaaaz artır çok az veriyorsun.
Yanıtla (2) (0)ABD gücüyle herşeyi yapıyor.gazzelileri İsrail'le mahvetti .şimdi topraklarından sürmeyi düşünüyor.ukraynanin kaynaklarına çöküyor.afganistani Irak'ı yemeni mahvetti .Panama Grönland kanadayi topraklarina katmak istiyor..Avrupa'yı baskı altına alıyor .öncesi daha çok.bu halde burada ABD yi destekleyip savunan mandacı köle mankurt var.acikca ABD yi savunuyor.ve bu şeref yoksunu ahlaksiz satılığa tepki yok ..antiemperyalist geçinenler nerede demiyecegim .insan olmayınca...
Yanıtla (4) (8)Güçlüler güçsüzleri sömürüyor; sömüren sırf ABD değil yani. Yok o daha güçlü onun için daha çok sömürüyor, Çin ve Rusya da az, şu çok daha az- günlerce tartışmanın, “kahrol” diye bağırıp şuna buna küfretmenin yararı yok. Yapılacak, kendi ülkeni düzene koyacaksın, suyunu, doğanı,tarımını gözünün bebeği gibi koruyacaksın ki muhtaç kalmayasın, eğitim, araştırma, yüksek katma değerli üretimi destekleyeceksin ki güçlü olasın, tek taraflı bağımlı olmayasın. Yoksa gelir, senin de kaynaklarına çökerler.
Yanıtla (9) (1)Bravo. Harika tespit.
Yanıtla (2) (1)Erdoğan galiba Tanrıyı güç olarak isimlendiriyor.Tanrıyı güç olarak isimlendiriyorsanız siz Tanrıya değil güce tapıyorsunuz.Çünkü Allah güç değil sevgidir.Allah kelimesinin bütün kombinezonlarında sevgi anlamı çıkar.İncilde de yine Tanrı sevgidir yazar.Güce bu kadar önem verenler ve adeta küçük Tanrı olma yolunda olanlar Tanrının yolunda değil başka yollardadır.Büyük bir psikolojik baskı ile Cemil Çiçek ve Bülent arınç gibilerini adeta bıktırırarak uzaklaştıran bir parti yöneticisi tek adamdır.
Yanıtla (2) (1)Erdoğan eğer suçsuz insanlari hapse filan atmasa, yalan da olmasa bu millete öyle fazla zam zum yok. Birkaç saray daha yaptırır saltanat sürse böyle millete daha iyi olur, daha çok sever.
Yanıtla (5) (0)Mehmet Uçum'un memurdan çok daha fazlası olduğu bir daha netleşti. Onun MHP tarafından Saray'a atanmış kayyım olduğunu düşünüyordum. Anlaşılan daha fazlası. Kürt siyasetçi Orhan Miroğlu’nun MKYK dışı kaldığı AKP kongresi için “Türkiye’nin bütünlüğüne tavır almaya çalışanlara tasfiye” yorumu yapmış. AKP'yi dizayn etmek de görevleri arasında demek ki. PKK'nın savaşı bırakma ihtimali adamı çıldırtıyor.
Yanıtla (1) (0)Rahmetli Profesör Rıfkı Salim Burçak, Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisinde Devrim Tarihi hocamızdı. Onun şu sözünü hiç unutmam: " Arkadaşlar, Amerikan'ın gözüne girmek ve dolayısıyla NATO'ya girebilmek için Kore'ye asker gönderdik." Her taşın altından ABD çıkar. Yani dünya halklarını birbirine kırdırma anlayışı hiç değişmiyor. Trump daha felaket bir şey. Allah dünyayı bu adamın ve finansörü Elon Musk denilen sömürücünün gazabından korusun. Rıfkı Salim hocaya da Allah rahmet eylesin.
Yanıtla (3) (1)Ufkumuzu açıyorsunuz iyiki varsınız.
Yanıtla (5) (3)Söylenenler ile yaşananları yanyana koysak doğruları buluruz da menfaat olmasa.
Yanıtla (3) (0)Akparti, Türk demokrasi tarihine hiç de hoş olmayan şekilde geçiyor. Ileride nesiller bugünlerin adını bile duymak istemeyecek, sizin gibi değerli bilim adamları, yazarlar yazacak.
Yanıtla (5) (1)parlamenter sistemde iktidarın oluşumu ve görevden uzaklaştırılması sürecinde milletvekilinin doğrudan bir rolü ve payı vardır. Başkanlık sisteminde ise başkanın göreve gelişinde veya görevden gitmesinde milletvekilinin bir payı ve etkisi yoktur. Milletvekili daha ziyade TBMM çalışmaları açısından önem taşır.
Yanıtla (2) (5)tahkikat komisyonu cumhuriyetin ilanından hemen sonra bürokrasi eliyle kimlerin zenginleştirildiğinin ortaya çıkması için kurulmuştur Rockefellere servetinin hesabını verip veremiyeceğini sormuşlar ilk beş sene hariç tabiki verebilirim demiş. Bu yazıda özal dönemi neden yok
Yanıtla (1) (4)kişilerin güç tutkusunun sınırı olmadığından bir kişi her kim ve ne olursa olsun 8 seneden fazla iktidarda kalamamalıdır. insanın fıtratı böyledir. fazlası o ülkenin zararınadır.
Yanıtla (8) (0)AK Parti diye bir parti mi kaldı. Tek adamın etrafında gömlek değiştirenler Partisi oldu. Iktidar olmak, olamazlarsa muhalefet etmek, halkın ve ülkenin menfaatlerini korumak kollamak için seçildiler..Tek adamın etrafında nemalanmak için, ettikleri yemine seçmenlerine verdikleri sözlere Sadık kalmadılar... Madem Erdoğan'dan bu kadar memnundunuz neden bizlerin oylarını Çaldınız.???
Yanıtla (31) (2)Bunların gömlek değiştirmeyeni mi var? Ta baştan milli görüş gömleğini çıkararak başlamışlardı. Sonra fetö gömleğini çıkardılar. Çözüm süreci gömleğini çıkardılar. Şimdilerde yeniden giymeye hazırlanıyorlar. Bunların devrinde en çok gömlekçiler kazandı.
Yanıtla (7) (1)Kendi iktidarı değil
Yanıtla (2) (0)de kendi zihniyetlerine yakın olanların 1997 28 Şubat darbesi etkisiyle EZHER mezunlarının LİSANS diplomalarını iptal eden YÖK uygulamasını o gün alkışlayanlar ....Bugün maalesef başta CHP’liler olmak üzere EZHERlilere yapılanın bir benzeri İMAMOĞLU'nun diplomasının İPTAL girişimine karşı yoğun mücadele içerisindedirler... Oysa ilkinde yapılan da yanlıştı....bu ikinci girişimde yanlış...ama herkes kendi/taraf olduğu kesimin menfaatine olana delil bulmakla meşgul...
Sitaset de demokraside bir araç dava uğruna evlatlar bile katledilmiş içeride dışarıda savaş var ve dava var ise gerisi yalan boş Taha bey bu mantığı yanlışları doğruları demokrasiyle karşılaştırmasıni yapmali nasılsanız öyle idare olursunuz demokrasi liberalizm evrenselciler kullanıyor insanlar yozlastikca aklibasinda bir insan değil zelenski gibi dansöz abbd başkanı gibi deliler seçiliyor bunu sosyolojik ilmi analiz etmeli
Yanıtla (3) (0)300-400bin lira alanların 14-15bin lira alanlara sabır öğrettiği bir ülkede sizin tariflerinize uygun insan olmaz....hep böyle umutla havanda su döveriz.
Yanıtla (6) (0)Ahlakli onurlu sahsiyetli tarih sanesinde gusel insanimiz daha var ha birde ulkem A Fuat Basgil , Sadi Somuncu Cb olsaydi belki cok seyler farkli olur nasip diyelim bazi hakkarda ahirette girukecek,,,,
Yanıtla (2) (4)M. tanir'e cevaben:Sadi Somuncu'nun Cumhurbaşkanlık müracaatını engellemek mecise girmesini engelleyen ve darp etmeye çalışan kişi var hâlâ milletvekili ve her gün tv.lerde demokrasi havarisi kesiliyor.
Yanıtla (3) (0)Mevcut tuz koktu. Yeni bir tuza ihtiyaç hasıl oldu. Bu da uzun zamandır kararsız bir vatandaş olarak takip ettiğim Yavuz Aliağıroğlu olur kanaatine vardım. İlkeli ve samimi buluyorum.
Yanıtla (2) (1)Genel başkanlarına başkan adaylarına hain diyenler kendi fikrinden olmayanlara neler diyor acaba.halka bunlara oy vermedi diye ne hakaret etmişlerdi oysa.baykal ince Kılıçdaroğlu .ve birçok mv bldy bsk gazeteciye de kahraman ilan etmişken hain demeye başladılar.ne çok üst düzey hain varmış bunlarda..bunların adalet duygusu olabilir mi bunların iktidarında neler olur düşünün..
Yanıtla (2) (32)Biliyor musunuz, Türkiye’de eskiden hiç bugünkü kadar “bunlar”, „onlar” yoktu. (Dikkat! Dikensiz gül bahçesiydi demiyorum!) Günümüzün en önemli özelliklerinden birisi, pek ama pek çok insanın önüne gelene bilir bilmez en olmadık, en ağır suçlama, hakaretleri yöneltebilmesi. Bu bağlamda AKP ve MHPliler bir ölçüde şanslı; sırtlarını güçlü bildiklerinden haysiyetlerinl muhalefettekilerden daha kolay koruyabiliyorlar; zaten onlara laf eden de göreli az.
Yanıtla (5) (1)Ya ya ne güzel yazmışsın. Müslüman kul hakkına duyarlı olur. Nedense hep kirli işler müslüman milletlerde oluyor.
Yanıtla (7) (0)Bütün renkler kirlendi, birinciiği beyaza verdiler. Ne güzel söylemiş adam. Demek ki bu günler ayan olmuş.
Yanıtla (2) (0)Prof. Serap Yazıcı Özbudun bu kadar hızlı ve kolay Erdoğan’ın devşirilmiş kişiler kervanına katıldığına göre, önceki değer yargılarının ve inandığı şeylerin hiç bir önemi yok muydu? Hepsi göstermelik miydi? Karşı mahallede Erdoğan’a bağımlı olacağını bilmeyecek kadar cahil olamaz. Yoksa CHP’ye girmek istemesi “Truva atı“ görevlendirmesi miydi? Kafa kurcalayan sorular.
Yanıtla (7) (1)Taha beyin tek parti devrinden adaletsizliğe verdiği iki örneğe ne diyecekler bakalım kemalistler.taha beyin kitaplarinda onlarcası yazılı belgeleriyle .umarım o dönemi okuyan tek bir kişi vardır da bilgiyle bilimle konuşur yazar .imkansız mı dediniz .bekleyip gorelim .
Yanıtla (0) (5)fikri hür vicdanı hür tipler rahatsızlık vericidir. kafa konforunu bozarlar. itaatleri garanti değildir. siyasi önderler onları pek sevmez. güreşçiyi banka yönetim kuruluna atayan zihniyet, "bu yaptığın yanlıştır" diyecek adamı sever mi?
Yanıtla (4) (0)bir çok siyasi koltuk için siyasettedir. kendi emeli için siyasettedir. mevcut tarafta koltuk umudu kalmamışsa taraf değiştirirler. bu kadar basit. niye şaşırıyoruz ki. siyasilerin kahir ekseriyeti böyledir...
Yanıtla (4) (0)Sağduyulu ve feraset sahibi bu millet yaşadığı bunca olumsuzluğu değerlendirip gerekeni çok yakın bir zamanda yapacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Yanıtla (3) (0)Yazıdan alınacak çok ibret vardır.Elbette siyasetin tam bir taktikler sistemi olsugu da mıhakkaktır.Ama hiçbir taktik katekteristik duruşu bozmayı gerektirmez.Ben Sn.Erdpğan'ın 2013'teki açıklaması tarafındayım.Birisi bir partiden seçime girmişse,seçim sonuna kadar partiden istifa hakkı olmamalı,ama parti bırakın duruşu,temel duruşlarından sapmışsa ne olacak!Bizde siyasi partiler yasadı özğür siyasete engeldir.Mv.'nin özğür vekilik yapmasına engeldir.Mv.özğür degil,ki halk olabilsin.
Yanıtla (2) (0)Geçmiş zaman olur ki hayali Cihan değer. İyi insanlar iyi atlara binip çekip gittiler. İdealist insan kalmadı günümüzde.
Yanıtla (3) (0)Yazıda seçim kararını alması için 260 mv lazım demişsiniz 360 mv olmalıdır. Yazım hatası olmuş. “Akepe çatısı altında nasıl davranacaklar?”’ demişsiniz , bence sıkıntı olmaz, daha önce demediklerini koymayanlar tespih tanesi gibi dizildiler. Hangi birini sayalım ki, mesele konuşmak değil, mesele ilkeli bilinçli, mantıklı konuşmak, ve konuştuğunun arkasında durma meselesi. Bu ilkeli meziyet her konuşanda , her susanda, her insanda bulunan bir meziyet değil ki. Öyle değil mi Taha bey?.
Yanıtla (24) (0)Serap Yazıcı muhalif kesimde tam bir ŞOK yarattı ama yalnızca siyasette değil, medyada da “fikri hür, vicdanı hür” insanlara ihtiyaç vardır.
Yanıtla (15) (0)1982 anayasasında milletvekillerinin parti değiştirmesi yasaklanmıştı. Keşke 1995’de o yasak kaldırılmasaydı.
Yanıtla (4) (1)Serap Yazıcı gibi 180 derece dönen, ilkesi olmayan bu kişilerin memlekete de vereceği bir şey olmaz, verse bile vereceği katkıdan hayır gelmez.
Yanıtla (21) (0)Ak parti bu gibi kişilerden medet umduğuna göre anlaşılan patron zorda demek.
Keşke Sami Selçuk gibi bir vatandaşımız cumhurbaşkanı olsa. Türkiye ne güzel bir vatan olurdu.
Yanıtla (13) (0)İğneli fıçı içinde yaşayan varlıklar gibiyiz.
Hem yaralıyor, hem mide bulandırıyor.
Geldik gidiyoruz bir huzurlu günümüz olmadı.
Zirveden bir kartopu yuvarlanıyor, gittikçe büyüyor, önüne gelen her şeyi eziyor, parçalıyor, en sonunda dibe vurunca kendisi de parçalanıyor.. eskilerin bir sözü vardır: sarhoş yıkılasıya gider. Gidişat bu dur..
Yanıtla (4) (0)Müslüman Kul hakkına duyarlı olur...
Yanıtla (3) (2)KulHakkı Müslümanın en hassas olması gereken konu..kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapma der Atalar.kendi saçının çekilmesinden hoşlanıyorsan başkasının saçını çekmeyeceksin. kendinden hesap sorulmasini istemiyorsan baskasina hesap sormayacaksın..açıklam yapmayi sevmiyorsan aciklama yapılmasını istemeyeceksin
360 vekile ihtiyaç var.260 değil.
Yanıtla (2) (0)Biat kültürü içinde yetişmiş kendini kul köle sananlardan itiraz eden direnen doğruyu arayan kimse çıkmaz.
Yanıtla (10) (1)